Peptid Grupları ve Bağlı Olduğu Hastalıklar

Peptid grupları ve bağlı olduğu hastalıklar bakımından birden fazla örneklendirme ile etkin bir sunumda bulunmaktayız. Peptidler yağ oluşumunun azaltılmasıyla beraber etnik bir hormon salgısıdır.

Peptid hormonu olarak adlandırdığımız hormonlar belirsiz bir ağrıya karşı oluşan duyarlılık, büyüme, cinsel davranışlar ve benzeri farklı davranış çeşitliliğinin bedensel olarak uyarılması ve buna bağlı olarak da bir organdan diğer bir organa mesaj iletimi sağlanmasıdır. Peptid hormonu olarak adlandırdığımız hormonlar insan büyüme hormonu, adremo kortikotropin, eritropoietin ve koryonik gonadotropindir. Tanım olarak ise peptidi birden fazla amino asidin birleşmesi ile oluştuğunu söyleyebiliriz.

Peptid hormonlar

Peptid hormonlar aminoasitlerden oluşmaktadır. Öyle ki kreatin, HGH ve glutamin de birer peptiddir. Kimi zaman peptidler hormonal görevlendirme içerisindeyken kimi zaman ise sinirsel iletileri gerçekleştirmektedir. Molekül yapısı olarak ele aldığımızda 50 den fazla sayıda olan birleşenlere protein adını vermekteyiz tek başına olan amino asit bağları ile başlanmış olan lakin protein olarak adlandırılamayacak formdaki yapı birimlerine ise peptid adını vermekteyiz.

Peptid Çeşitleri

HGH Fragment

HGH yağ yakımına olanak sağlayan 176- 191 zincirleri arasında bulunan ve güçlendirilmiş yapıda bir piptiddir. Kas gelişimi bakımından HGH Fragmentin olağan bir etkisi olduğunu söylememiz doğru olmaz. Yağ yakımı için tercih edilen peptid hormonlar arasında yer alır.

Follustatın 344

Kas gelişiminde önemli yere sahip hormonlardan bir tanesidir. Myostatin baskılayarak ortaya çıkar. Aynı zamanda kas oluşumu bakımından sınırlı yapıda bir protein yapısıdır. Myostatin sayesinde kas gelişiminde ciddi ölçüde artış gözlemlenmektedir. Günlük olarak uygulamada bulunulabilir.

Cjc1295

30 aminoasit birleşimi ile oluşan Cjc1295 protein sentezini arttırmak ile görevlendirilmiştir. Kas dokusu oluşumunu desteklemek ile birlikte vücudumuzda bulunan yağ dokusunu azaltmaktadır. Bu süreçte vücut hızlı bir etkileşime girer ve bağışıklık sisteminiz hızlanırken aynı zamanda da kemik yoğunluğunuzda ciddi bir artış söz konusu olmaktadır.

GHRP grubu

Genel olarak GHRP grubunda yer alan peptidler yağsız olan kas kitlesinde artış sağlamakla beraber anti aging ve yağ yakımı gibi amaçlarla kullanılmaktadır. GHRP pipditleri oldukça etkili kullanıma sahiptirler. 6 ve 2. CjC1295 ile bir arada kullanıldıkları vakit vücudumuzda büyüme hormonunu salgılamaktadırlar.

IGF-1

Bir nevi serum etkili olan IGF-1 büyüme hormonu tarafından kontrol edilen bir peptiddir. Yapı bakımından insülini andıran madde protein sentezini ve hücre proliferasyonunu arttırmaktadır. IGF-1 etkilerinden bir diğeri de kalp, beyin ve sinir sistemi gibi organlarımız için gereklidirler. Aynı zamanda IGF-1 anti aging içinde kullanılmakta olup yağ yakımını büyük ölçüde etkiler.

IPAMORELIN

Vücudumuza doğal GH salgılamakta olan IPAMORELIN yağsız kas kitlesinde artışı sağlamakla beraber yağ yakımı ve anti aging sağlamaktadır.

IGF-1 LR3

Ortalama ömrü 20 ile 30 saat arasında olan IGF-LR3 diğer gruplandırmalarda da olduğu üzere kas gelişimi ve yağ yakımı alanında etkileşim sağlamaktadır. IGF1 den daha da etkili bir yapıda olan bu yapımız özellikle gelişim alanında beklentisi olan sporcular için tavsiye edilmektedir. Büyüme hormunu tetikleyen bu grubumuzda da enjekte edilen bölgede protein sentezi oldukça kısa süre içerisinde açığa çıkmaktadır.

MGF

Kas onarımını yaklaşık olarak 5 ile 7 dakika arasında sağlayan MGF sadece protein yapısı bakımından yıkıma uğramış olan kas hücreleri için etkili bir yapıya sahiptir. MGF son derece hızlı bir hipertrofiye sahiptir.

HEXARELIN

Kemik yoğunluğunu arttırır ve yağ yakımına etkili bir formda uygulanmaktadırç Yağsız kas kütlesi oluşumunu tetikleyen HEXARELIN aynı zamanda kalp dokusunu ve bağ dokusunu güçlendirmektedir.

Peptid Bağlı Olduğu Hastalıklar

Peptid bağışıklık ve sinir sistemi alanında oldukça etkili bir sistemdir. dolayısıyla bağışıklık sistemi ve sisnir sisteminde açığa çıkan hastalıkların giderilmesi amacıyla uygulanmaktadır. Bunun yanı sıra salgı bezleri, tiroid bezlerinin aşırı çalışır durumda olması, böbrek üstü bezlerinin yetersizliği, şeker hastalığı, hormonal bozukluklar ve otoimmün hastalıklar bakımından oldukça etkili bir uygulama olmakta.

Hastalık mekanizmasının bu denli işlemesinin nedeni hormon yapısının fazlalığından, hormonun direnç halinden ve yapım azlığından kaynaklanmaktadır.