Dopamin Eksikliği Tanımı, Nedenleri ve Normal Değer Aralıkları

Dopamin eksikliği, bir çok hastalığı beraberinde getirmekle beraber, eksiklik nedenlerinin oluşturduğu psikolojik rahatsızlıklar ile de dikkat edilmesi gereken bir hastalıktır.

Dopamin Eksikliği Tanımı

Dopamin eksikliği tanımının yapıldığı yazımızda, dopamin edenleri ve normal değer aralıkları hakkında detayları inceleyebilirsiniz. Kimyasal dopamin vücutta doğal olarak üretilir ve beynin keyif ve ödül yolunda olduğu kadar bellek ve motor kontrolünde de rol alan bir nörotransmiter olarak işlev görür. Uyuşturucu kullanımı, kötü beslenme, stres, uyku eksikliği ve alışılmış antidepresan kullanımı nedeniyle dopamin seviyeleri düşük düştüğünde depresyon, ruh hali salınımı, zayıf dikkat ve beslenme isteği gibi belirtiler ortaya çıkabilir.

Vücudun dopamini işleme biçimi ve içerdiği çeşitli işlevleri nedeniyle, bazı insanların düşük dopamin seviyesine sahip olmalarının kesin nedenini belirlemek zor olabilir. Bununla birlikte, bilim adamlarının düşük dopamine neden olan çeşitli faktörleri tespit ettikleri görülüyor.

Dopamin Eksikliği Nedenleri

  • Dopamin eksikliği, çeşitli uyarıcılara bağımlılık gelişimiyle karakterize edilebilir, kahve nispeten zararsız olanlarından biridir.
  • Dopamin eksikliği teşhisi konan insanlar için düşük kilolu (hipotansiyon) ve dehidrasyona sahip kilolu. Hipotansiyon hastanın yatmasına neden olur ve baş dönmesine yol açtığı sabah meydana gelebilir. Dopamin eksikliğine bağlı diğer şekiller düşük kan şekeri seviyesi.
  • Dopamin eksikliği olan hastalar birçoğunda cinsel problemler (iktidarsızlık, düşük libido), depresyon, intihar düşünceleri, motivasyon sorunları ve herhangi bir şeyinde zevk verme yetersizlik görülür.

Stres

Stres bedenimizi birçok yönden etkileyebilir. Dopamin, makul miktarda stres ile baş etmemize yardımcı olabilir, ancak çok fazla stres dopamin seviyeleri üzerinde olumsuz bir etkisi olabilir. Bilim insanları tarafından yayınlanan bir çalışmada stres maruziyetinin üretilen dopamin miktarında bir azalma meydana geldiği belirtildi.

Obezite

Aşırı kiloluluk da beyindeki dopamin reseptörlerinin sayısını azaltabilir. Araştırmalarda bilim adamları, incelediği obez bireylerde hepsinin daha az dopamin reseptörü bulunduğunu tespit ettiler. Dünya üzerinde gün geçtikçe artış gösteren obezite hastalığı ile beraber, hastalık sürecinde yaşanan depamin eksikliği de baş göstererek, tehlikeli sorunlara yol açmaktadır.

Beslenme

Doğru gıdaları yemek beyinde dopamin düzeylerini artırabilir. Bununla birlikte, iyi bir beslenme eksikliği bulunan bir diyet dopamin eksikliğine neden olabilir.

Ayrıca, tatlı ve yağlı gıdalar üzerine bağlanmak da beyindeki dopamin reseptörlerinin miktarında bir azalmaya neden olabilir. Ve daha önce de belirttiğimiz gibi, bu gıdaları düzenli olarak yemenin, en tehlikeli beyin hasar görme alışkanlıklarından biridir.

Şeker ve alkol gibi gıdalar dopamini artırabilirken, dopaminin düzeyleri daha önce olduğundan daha düşük olduğu bir dopamin çarpmasına neden olabilirler. Bu tür gıdalar, özellikle bir kişi bir dopamin `tekme` için onları dayatırsa istek ve bağımlılıklara neden olabilir.

İlaçlar

Bazı ilaçların vücuttaki dopamin düzeylerini düşürmesine neden olduğu kanıtlanmıştır. Bir çalışma, sürekli metamfetamin kullanımının dopamin taşıyıcılarının yoğunluğunu azalttığını gösterdi. Kokainin beyindeki dopamin seviyelerine müdahale edebileceği ve dopamin seviyeleri üzerinde zararlı bir etkisi olduğu da gösterildi.

Dopamin Normal Değerleri

Dopamin normal değerleri oturur ve ayakta pozisyonda: 87 pg/ml’dir.